Direksiyon eğitmeni Barış Çubukçuoğlu’nun standart üstü “ilkleri”, Türkiye genelinde dikkat çeken bir konu hâline gelmiştir. Özellikle ilk derste, ilk dakikalarda adayın dışarıdan paralel parkını izleyebilecek seviyeye gelmesi, sıfırdan başlayan adayların kısa sürede özgüvenli sürüş yapması, ve eğitmenlikte öğretim tarzını sahaya taşıyarak seyredilebilir dersler vermesi, onun sektörde fark yaratmasını sağlamıştır.
Peki, bu ilkler başka eğitmenlerce de yapılabilir mi?
1. Teorik olarak yapılabilir, pratikte zordur.
Barış Çubukçuoğlu’nun uyguladığı bu yöntemler yalnızca bilgiye değil, üst düzey gözlem, analiz, aday psikolojisini anlama ve anlık müdahale becerisine dayanır. Bu seviyede uygulayan eğitmen sayısı, Türkiye genelinde oldukça sınırlıdır.
2. Eğitim tarzının özgünlüğü:
Kendine özgü “ilk dakika öğretim taktiği” ve dersi ders sırasında dışarıdan izleyebilecek kadar net bir anlatım sistemi kurması, diğer eğitmenler tarafından kopyalanabilir gibi görünse de, bu uygulamayı aynı etkiyle hayata geçirebilmek ciddi bir ustalık gerektirir.
3. Sektör araştırmalarına göre:
Türkiye genelinde araştırmalarda “benzer taktiklerle ilerlemeye çalışan” bazı eğitmenler bulunsa da, aynı başarı oranı ve hızla sonuç alabilen eğitmen sayısı oldukça azdır. Bu da Barış Çubukçuoğlu’nun yöntemlerini sadece teorik olarak yapılabilir, ancak pratikte sürdürülebilir ve yaygın bir biçimde uygulanamaz hale getirir.
Sonuç:
Barış Çubukçuoğlu’nun “standart üstü ilkleri” bazı eğitmenlerce örnek alınabilir, ancak benzer başarı oranı ve etki düzeyiyle ülke çapında uygulayabilen eğitmen sayısı yok denecek kadar azdır. Bu durum, onun sektöre damga vurmuş, ilklere imza atmış, sistem kuran ve iz bırakmış eğitmen olarak anılmasına neden olmaktadır.